Ülkenin en büyük sorunlarından biri nitelikli iş gücünün temin edilmemesidir. İş gücü piyasası araştırmalarında sektörel bazdaki açık iş taleplerinin yerel iş gücünden karşılanmaması ve dolayısıyla üretken, imalat yapan, ihracat yapan ve istihdam sağlayarak ülkenin gücüne güç katan sanayicilerimizin ara ve teknik eleman bulamama sorununu çözmek en önemli görev olarak adledilmektedir.
Üniversitelerimizin teknik ve sosyal bölümlerinin son sınıf veya ara sınıf öğrencileriyle kariyer ve meslek tanıtım günleri adı altında İŞKUR’un tertipleriyle etkinlik programları ile sosyal ve teknik eğitim gören öğrencilerin işgücü piyasası araştırmaları ile belirlenen sektörel açık işgücü taleplerinin karşılanması için istihdam kurumu ve üniversite ile yapılacak iş birliği protokolü ile organize sanayi bölgelerinde veya hizmete yönelik diğer işgücüne yönelik açık işlerdeki eksikliğin tamamlanması için İŞKUR üzerinden yönlendirilecek gençlerin 3 veya 6 ay İ.E.P eğitimi görmeleri ve gördükleri eğitimin atölyede ve işin uzmanı tarafından birebir verilmesinin sağlanması ile ara eleman arama talepleri eğitim gören üniversite öğrencilerinden karşılanmış olacaktır. Eğitim alan öğrenciler mezuniyetleri sonrasında kalifiye eleman olarak bu işletmelerde istihdam edilecekleri gibi alacakları ücretler emsallerine göre daha fazla olacaktır. Zira işi iş başında öğrenmiş ve işe aşina olunmuştur.
İşe alınan bu gençlerin sosyal sorumluluk bilinç düzeyleri yükselecek ve işletmelerin üretimlerine bilinçli katkı sunacaklardır. Sağlanan katkı nedeniyle imalat artışı, ihracat artışı sağlanacağı gibi ülkenin ekonomisine ve gücüne anlamlı katkı sağlanmış olunacaktır. Bu üçlü yapı çalışmaları ile üniversiteler daha tercih edilir olacak ve öğrencilerin bu üniversiteleri seçme hususunda kendileri ve aileleri daha mutlu olacaklardır ki bu eğitim sonrasında iş bulma, iş sahibi olma ve duyarlı birey olma özelliğine sahip olunacaktır. Bu planlamayı yapan tarafların şehirleri de dolaylı olarak ekonomik olarak güçlenecektir.
İşsizlik yönüyle, Avrupa’nın gerisinde kalma ve istihdamda nitelik vasıf kazandırmadığımız işgücünün önüne bu yöntemle geçileceği, üretimin artması ile istihdamın sağlanacağı muhakkaktır.
Diğer taraftan bu üçlü yapının ve destek verecek diğer STK ve kurumların işbirlikleriyle sağlanacak kariyer günleri, istihdam fuarları, İnsan kaynakları zirvesi gibi duyarlı ve istihdama yönelik etkinlikler işsizliğin giderilmesinde ve istihdamın sağlanmasında çok önemli rol alacağı gibi iş arayan ve işveren buluşmalarının aracısız olarak sağlanmasına da vesile olunacaktır.
Unutulmamalıdır ki, işsizliğin ülkemizde seyrettiği % 10,6 oranı daha aşağılara doğru çekilmelidir. Bu oran AB Ülkelerine göre yüksek seyretmektedir. OECD Ülkelerinde ise işsizlik oranı %5,5 düzeyindedir. Ülkemizde gençlerin işsizlik oranı % 19,5 iken bunların istihdam edilmeleri ve bu yüksek işsizlik oranlarının önüne geçilmesi gerekir. Bunun etkin yol ve yöntemi İŞKUR-Üniversite ve Sanayi üçlüsünün girişimleri ve konuya yaklaşımlarıyla mümkündür. İşgücünün bu yönü harekete geçirilmelidir.
Diğer taraftan ülkemizdeki kayıt dışı istihdam oranı % 32,5 iken ülkemizin gelir kaynaklarının engellenmesi, fakirleşmesi, savunma sanayisinin geri bırakılması, refah düzeylerin daha az olması anlamına da gelmektedir. İşsizlikle mücadele edilmesi, istihdam olanaklarının sağlanmaya çalışılması, yetkili kurumların mutlaka kayıt dışı istihdamla mücadele ederek kayıtsız veya sigortasız çalışanlar için kayıt altına alınması ve Avrupa ülkelerinde olduğu gibi en az % 4 seviyelerine çekilmesi gerekir.
Bu çalışmanın yapılması için yetkilendirilmiş kurumların harekete geçirilmesini sağlayacak mekanizmaların ve eylem planlarının harekete geçirilmesi kaçınılmaz bir durum olmalıdır.
İşsizlerin, suça karışma ihtimalleri işi olan bireylere istinaden yüksek olup, istenilmeyen olumsuz durumların yaşanmasından endişe duyulmaktadır. Duyarlı bireyler olarak, İşsizlikle ve kayıt dışılıkla mücadele edilmesi ülkemizin her kademedeki yetkililerin asli görevi olmalıdır.